Menu
in ,

Bungo Stray Dogs ve High Card Paranın Gerçekten Bir Süper Güç Olduğunu Kanıtladı!

Bungo Stray Dogs ve High Card

Bu fikir genellikle şaka amaçlı olsa da hem High Card hem de Bungo Stray Dogs paranın gerçekten süper güç olabileceğini kanıtlıyor.

Eğer gerçekten sahip olmak mümkün olsaydı, konu insanların hangi güçlere sahip olmak isteyeceğini seçmeye gelince, herkes bu seçimin ne kadar zor olduğunu bilir. Pek çok anime ve çizgi roman; süper güç, süper hız, elemental ve enerji yetenekleri gibi güçlerin kullanışlılığını gösterdi. Hatta bir grup farklı süper kahraman sayesinde böceklerin güçleri bile hayranların gözünde havalı hale geldi. Biraz ironik bir şekilde Batman ya da Iron Man gibi hiçbir güce sahip olmayan kahramanların hayranları ise onların ‘Zengin olma’ gücüne sahip olduklarını söylüyor.

Bunun bir şaka olduğu her ne kadar açık olsa da, bu iddaanın arkasında bir miktar gerçeklik payı var diyebiliriz. Batman ve Iron Man, büyük servetleri olmasaydı bu kadar etkili olamazlardı. Ancak Bungo Stray Dogs ve High Card gibi animeler bunu bir adım daha ileri götürdü ve aslında iki benzer ama benzersiz yolla parayı gerçek ve oldukça korkutucu bir süper güce dönüştürmeyi başardı.

Francis Scott Key Fitzgerald Parayı Saf Güce Dönüştürüyor

Bungo Stray Dogs‘da çok az kötü adam Francis Fitzgerald kadar tehlikeli ve bastırılması zor olmayı başardı. Francis, “Muhteşem Fitzgerald” yeteneğiyle sahip olduğu her türlü parayı, ister kendi üzerindeki fiziksel nakit, ister hisse senedi ve bankadaki serveti, hatta mücevher gibi lüks eşyalar olsun, saf ham güce dönüştürebiliyor. Bu yetenek sayesinde, güç kazanmaya yetecek parası olduğu sürece fiziksel istatistiklerini sonsuza kadar artırabilmekte.

Bu güç biraz aptalca görünebilir, ancak yanlızca yok denecek kadar az bir parayla, zayıflamış Fitzgerald yetişkin bir adamı tek yumrukla uçurmayı başardı ve bu da bunun kadar az miktarda paranın ona ne kadar güç verebileceğini gösterdi. Animenin çoğunda çok az kişinin anlayabileceği muazzam miktarda bir servete erişimi olduğu göz önüne alındığında, hem güç hem de kaynaklar açısından neden Lonca’ya liderlik edecek kadar güçlü görüldüğünü anlamak kolay.

Tek gerçek sınırlama, kişisel serveti tükendiğinde, fonlarını bir şekilde yeniden doldurabilene kadar esasen güçsüz kalmasıdır. Bu yeteneğin işleyiş şekli de oldukça tehlikelidir, çünkü paranın somut bir temsilini gerektirmez, bunun yerine ister kendi şahsında ister banka hesabında olsun, mevcut tüm zenginlik kaynaklarını hedef alır. Francis’in hediyesi esasen güç “satın alır”, yani fiziksel yeteneklerdeki artış için “ödediği” paranın türü ne olursa olsun, kelimenin tam anlamıyla bu güç artışına dönüştürülür. Bu sadece fonları daha fazla güç artışı için yeniden kullanamayacağı anlamına gelmiyor, aynı zamanda teorik olarak, gücünü artırmak için kullandığı fonlar bir daha asla yeniden para dolaşımına girmeyecek şekilde ortadan kaybolacağından, bunun çok büyük ekonomik sonuçları da olabilir. Bu da “Muhteşem Fitzgerald” eşsiz ama korkutucu bir yetenek yapıyor.

Leo Constantine Pinochle Parasını Alım Gücünün Yettiği Her Şeye Dönüştürüyor

High Card’da, adı geçen takımın lideri ve Karo Yedilisi’nin şu anki kullanıcısı, gücü “Asla Dolar Yok” olan Leo Constantine Pinochle’dan başkası değil. Leo, eşsiz gücüyle, “harcadığı” nakit miktarına eşdeğer olduğu sürece, şahsında bulunan her türlü parayı istediği her şeyi yaratmak için kullanabilir.

Görünüşte zaten oldukça zengin olduğu ve grubunun doğrudan Fourland kraliyet ailesi tarafından finanse edildiği göz önüne alındığında, elindeki para miktarı neredeyse sınırsızdır. Ancak doğası ve olası ekonomik sonuçları nedeniyle yeteneğini ekibin diğer üyelerinden çok daha idareli kullanıyor gibi görünüyor.

“Asla Dolar Yok”un gerçek bir sınırlaması olsaydı, Leo bunu yalnızca şahsında somut bir para birimi olduğunda kullanabilirdi; bu, banka hesabındaki veya Francis Fitzgerald gibi diğer kaynaklardan gelen fonları basitçe kullanamayacağı anlamına geliyor. Başka bir dezavantaj olsaydı, muhtemelen bu yetenek kullanıcıya teorik olarak istediği her şeyi yaratma yeteneği verirken, yarattığı şeylerin maliyeti konusunda çok fazla hareket alanı yok gibi görünüyor. Başka bir deyişle, Francis yetişkin bir adamı yalnızca 50 sentle uçurmaya yetecek gücü kendine verirken, Leo aynı miktara bir paket sakızın yalnızca yarısını yaratabilir.

Para Animede Bile Mutluluğu Satın Alamaz

İnanılmaz derecede zengin görünen ve aynı zamanda bu zenginlikten güç alan karakterler için hem Leo hem de Francis oldukça perişan durumda diyebiliriz. Gerçek dünyada yaygın olarak kullanılan bir tabir “Para mutluluğu satın alamaz”dır, ancak çoğu insana sorarsanız bunun tam aksini söylerler. Para, duygusal bir durum olduğu için mutluluğu satın alamayabilir, ancak bir şeyler satın almaya yardımcı olacağından veya en azından kişinin aradığı mutluluğa yol açabilecek hayallerin ve hedeflerin peşinden gitmesine olanak tanıyabildiğinden belirli bir güvenlik duygusu yaratabilir. Ancak, en iyi durumlarda bile, dünyadaki bu kadar para varken, paranın satın alamayacağı veya yapamayacağı şeyler var.

Francis’in durumunda, tüm parası ve kaynaklarına rağmen kızını ölmekten kurtaramadı. Daha da kötüsü, o bu trajediden en azından kısmen kurtulabilmiş olsa da, karısı görünüşe göre zihinsel bir çöküntü içerisindeydi ve kızlarının ölümünü kabullenemiyordu. Aradan bu kadar zaman geçmesine rağmen karısı hâlâ kızlarının yurt dışında okuduğuna inanıyor; Francis ise karısını kurtarabileceği umuduyla halen umutsuzca kızını hayata döndürmenin bir yolunu bulmaya çalışıyor. Ne yazık ki ne kadar paraya sahip olursa olsun, Francis kızını ölümden geri getirmeye yetecek gücü satın alamayacak.

Leo’nun durumu da biraz buna benziyor. Ölüleri hayata döndürmek gibi inanılmaz bir şey yapmaya çalışmak yerine umutsuzca babasının onayını ve sevgisini arayan Leo, ne kadar çabalarsa çabalasın amacına ulaşamayacak gibi görünüyor. Rol aldığı birkaç sahneye bakılırsa Leo’nun babası’nın soğuk, hesapçı ve sevgisiz biri olduğunu söyleyebiliriz. Leo, babasının değer verdiği her şeyin sonuçlar olduğuna ve onu geride tuttuğuna inandığı her şeyi, hatta kendi ailesini bile kesmekten çekinmeyeceğine inanıyor.

Kelimenin tam anlamıyla yoktan var olan her şeyi yaratabilen veya ihtiyaç duyduğu kadar güçlü olmak için para ödeyebilen birileri için, her iki karakterin de istediği tek şeyi satın alamaması oldukça ironik ve acı verici. İroni acımasız olabilir ve bana sorarsanız hiçbir karakter bunu bu ikisinden daha iyi örnekleyemez.

Yorum Yap

Exit mobile version