Menu
in ,

En İyi 10 Apokaliptik Anime

En İyi Apokaliptik Animeler

Apokaliptik olaylar dünyaları tamamıyla değiştirebilecek etkiye sahiplerdir. Bu sadece insanların inandığı değerleri değil ayrıca çizecekleri yolları da etkileyebilir.

En iyi post-apokaliptik (kıyamet sonrası) animeler, gerçeklikten tamamen farklı kendi dünyalarını başarılı bir şekilde kurgulayabildikleri için en iyileri oluştururlar ve en ilgi çekici animeler arasında gösterilirler. Bu yeni bir dünya kurgusunda toplumların ve grupların olan olaylar sonrasında yeni dünyanın getirdiği şartlara adapte olması ya da uyum sağlayamayan her topluluk gibi yok olmaları da dünyaya gerçekçi bir dinamik katarak ilgi çekiciliği pekâlâ arttırıyor.

Bu post-apokaliptik animelerin kurgusunu bizler için ilgi çekici yapan birkaç ortak detay da yok değil tabi ki. Örneğin bunlardan bir tanesi geçmişin izini taşıyan çeşitli kalıntılar ve yok olmuş şehirlerin enkazları arasında yeni bir dünya, yeni bir hayat inşa etmek isteyen insanların gösterdiği çabadır. Bir diğeri ise bu yeni koşulların karakterlerimizin hayatlarına, kaderlerine ve çizecekleri yollara etkisidir. Özellikle de hayatta kalmanın gerçekten çok zorlaştığı koşullarla karşı karşıyayken karakterlerin insani taraflarını yitirip içgüdülerinin zihnin kontrolü ele almasını… Sizi daha fazla bekletmeden hadi listeye geçelim.

Tengoku Daimakyou

Tengoku Daimakyou

Tengoku Daimakyou; 2024 yılında, beklenmedik bir felaketin insanlığı yok etmenin eşiğine getirdiği bir ortamda, uygarlığın harabelerinde gizlenen ve insan yiyen tuhaf canavarların hayatta kalanların huzurunu kaçırıp hayatlarını korkuyla doldurdukları, neredeyse çökmüş bir dünyayı anlatmaktadır aslında. Maru ve Kiruko isimli karakterlerimiz, yaşadıkları dünyada “Cennet” olarak bilinen esrarengiz bir yerin varlığını duyduktan sonra meraklı doğalarının onları rahat bırakmaması sebebiyle; diğer çocuklarla birlikte kaldıkları ve dış dünyanın tehlikelerinden uzak izole tesislerinin sınırlarını bir şekilde aşıp hem kendi trajik hayatlarının gizemlerini hem de dünyanın kaderini çözmeye çalışırlar.

Shoujo Shuumatsu Ryokou

Shoujo Shuumatsu Ryokou

Shoujo Shuumatsu Ryokou, sevgili Kettenkrad marka motosikletleriyle ıssız çorak arazide dolaşan ve hayatta kalmak için ellerinden gelen her şeyi yapan Chito ve Yuuri dışında; uygarlığın neredeyse öldüğü, savaşla harap olmuş bir dünyada geçiyor. Dünyanın şu anki durumuna tam olarak nasıl ulaştığını hiçbir zaman bilemeyeceğiz belki de. Ancak hasarın büyük kısmının, son derece ileri teknoloji ürünü silahlar içeren ve telafisi asla mümkün olmayacak savaşlardan kaynaklandığı açık. Hem zaten bu tür ayrıntılar bir sonraki öğün için yiyecek bir şeyler bulmakla, merakla çevrelerini keşfetmekle ve dünyanın eskiden nasıl bir yer olduğunu hayal etmekle uğraşan kahramanlarımız için çok da önemli olmasa gerek.

Shuumatsu Nani Shitemasu ka? Isogashii desu ka? Sukutte Moratte Ii desu ka?

Shuumatsu Nani Shitemasu ka? Isogashii desu ka? Sukutte Moratte Ii desu ka?

WorldEnd, Willem Kmetsch’in yalnız başına hayatta kalmaya çalıştığı, insanlığın neredeyse tamamen yok olduğu bir dünyada geçiyor. İnsanlığın nesli tükenirken Willem Kmetsch 500 yıl içinde sıkışıp kaldığı buzdan sonunda kurtulmayı başarıp gözlerini hatırladığından çok daha farklı bir dünyaya açıyor. Dünyada hayatta kalmayı başarmış ırklar, yeryüzündeki korkunç canavarlardan uzak durabilmek için gökyüzündeki uçan adalarda birlikte yaşamak zorunda kalmışlar. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de Willem, antik silahlar kullanabilen insan benzeri genç kızlardan oluşan Leprikonlarla ilgilenmekle görevlendirilir.

Gakkougurashi!

Gakkougurashi!

Klasik zombi animesi formülüne yeni bir bakış açısı getiren Gakkougurashi!, dünya çapındaki insanları insan yiyen zombilere dönüştüren ve biyolojik bir silahın neden olduğu tahmin edilen ani bir salgının sonuçlarıyla yüzleştiriyor bizi. Hikâyemiz, dünyanın yeni halini anlamlandırmaya ve her şeye rağmen hayatta kalmaya çalışan bir grup liseli kızdan oluşan Okul Yaşam Kulübü’nü konu alıyor. Bu arada minik bir bilgi vereyim hikâyemize konu olan kızlardan biri, Yuki Takeya, tanık olduğu şok edici olaylar sonucunda akıl sağlığını kaybetmiş gibi duruyor. Gerçeği olduğu gibi görmeyi reddediyor ve çevresinde meydana gelen travmatik ölümleri de kabullenemiyor.

Guilty Crown

Guilty Crown

Guilty Crown, “Kayıp Noel” olarak anılan o lanetli günde Japonya’nın tüm ülkeyi kaosa ve anarşiye sürükleyen ölümcül Kıyamet Virüsü tarafından neredeyse harabeye dönüştürülmesi ile başlıyor. Bu virüse bir gök taşının sebep olduğu, kısa sürede tüm Japonya’ya yayıldığı biliniyor. Tüm bu olaylar silsilesinin ardından Birleşmiş Millet olaya müdahil olup salgını kontrol altına almayı başarsa da bunun bedeli Japon halkı için siyasi özgürlüklerini ve ülkenin politik bağımsızlığını kaybetmesi oldu. Birleşmiş Millet hegemonyası altında 10 yıl geldi geçti. Ve tüm bunların ardından Japonya’nın mevcut durumundan memnun olmayan “Funeral Parlor” olarak bilinen bir direniş grubu, özgürlüklerini geri almak için yola çıktı.

Dr. Stone

Dr. Stone

Dr. Stone, tüm dünyayı etkisi altına alarak medeniyetin binlerce yıllık gelişmesini bir anda yok eden ve “Taşlaşma” olarak anılan küresel çaplı bir olay sonucunda tanınmaz hale gelen o büyük şehirlerin ortasında insanların nasıl dehşete düştüğünü bizlere sunuyor. Tüm bunlar gösteriyor ki doğa, insana garip bir şekilde üstün geldi ve insan yapımı her şeyin yerini doğa aldı. Doğa bir zafer kazandı kısaca. Henüz değil. Senkuu Ishigami ve onun gibi kararlı insanlar tüm bu olumsuzluklara rağmen medeniyeti tekrar ayağa kaldırma konusunda mücadeleye başladılar. İnsanlığın büyük bir kısmı dehşete düşmüş olsa da Senkuu, bilim bilgisini dünyayı kurtarmak ve onu eski ihtişamına kavuşturmak için kullanmaya koyuldu bile.

Sabikui Bisco

Sabikui Bisco

Sabikui Bisco’nun dünyasında Japonya, bir yandan insanların hayatlarını tehdit eden bir taraftan da tüm adanın coğrafyasını değiştiren gizemli bir kıyamet olayı tarafından zarar gördü. Pas, ülkenin büyük bir kısmını tozla dolu kumlu çorak araziler dönüştürürken bir taraftan da insanların hayatlarını alt üst eden paslanma hastalığı olarak bilinen hastalığa neden olmaya başladı. Bu dünyayı kurtarabilecek tek kişi, efsanevi Pas Yiyen Mantarını arayan Mantar Bekçisi Bisco Akaboshi’den başkası değildir ancak dünya halkları tarafından çok yere tüm bunlara sebep olduğu inancı yüzünden haksız yere suçlanır ve bu da görevini daha da karmaşık hale getirir.

Vivy: Fluorite Eye’s Song

Vivy: Fluorite Eye’s Song

Geleneksel anlamda post-apokaliptik tarafı tartışılsa da, Vivy’deki olaylar, son derece gelişmiş yapay zekâların insanlığı yok etmek için yollarına çıkan her şeyi yakmaya başladıkları kıyamet benzeri bir olayın başlangıcından hemen sonrasını ele almakta. Geçmişi değiştirerek dünyayı kurtarmak için çaresizce girişimde bulunan bir bilim adamı, tüm umutlarını ilk otonom insansı yapay zekâ olan Vivy’ye bağlar ve ondan tarihi yeniden yazmasını istemek için başka bir yapay zekâ gönderir. Neyin içine sürüklendiğini bile anlaması için zaman tanınmadan Vivy kendini tehlikeli ve uzun bir yolculuğun içinde bulur.

Tengen Toppa Gurren Lagann

Tengen Toppa Gurren Lagann

Tengen Toppa Gurren Lagann’ın dünyasını bu hale getiren olaylar belirsiz olsa da neden post-apokaliptik kategorisine girdiğini anlamak çok kolay açıkçası. Seride sunulan uzak gelecekte, insanlığın çoğu yer altı köylerinde yaşıyor, yüzeyde olan şeylerden haberleri yok ve bilmiyorlar, ancak yine de korkuyorlar. Bir dizi olayın ardından Kamina ve Simon isimli iki karakter, büyük mavi gökyüzünün büyüleyici güzelliğini hayatlarında ilk kez görürler ve diğer insanların da bu eşsiz manzarayı görebilmesi için insanları yer altında saklanmaya zorlayan canavarlara karşı savaşında Yoko’ya katılırlar.

Owari no Seraph

Owari no Seraph

Owari no Seraph’da dünya, 13 yaşının üzerindeki çoğu insanı öldüren ve dünya nüfusunun %90’ını yok eden bir virüs tarafından harap edilir. Eğer tek bir felaket yetmediyse size devamı da var. Azalan insanlığın geleceği zaten tehdit altındayken Mahşerin Dört Atlısı ortaya çıktı ve son kalan insanları da öldürerek insanlığın sonunu kesin bir şekilde getirmek istedi. Yiyeceklerinin bitmesinden korkan vampirler ise daha fazla saklanamayacaklarını anladılar ve gölgelerinden çıkarak “çiftlik hayvanları” olarak gördüğü insanları ölümden kurtarıp esarete mahkûm ettiler. En karanlık günde bile umut bir ışık gibi parlar ve bir grup insan tüm bunlara rağmen Moon Demon Company’i kurarak insanların umut ışığı olarak her şeye karşı koyarlar.

Bu listedeki serilerde de görüldüğü gibi, kıyamet sonrasını konu alan seriler hep aynı şeyi konu alıyormuş gibi görünse de bir dizi farklılıklar aracılığıyla kendilerini farklılaştırabilir. İlk olarak, kıyametin gerçekleşme şekli geleceğin nasıl şekilleneceğine bizlere gösterir; zira insanların soruna bir çözüm bulmaları ve bu sorunun tekrarlanmasını engelleyecek bir yöntem düşünmeleri gerekmektedir. Buna ek olarak, tüm bu aşamalar aynı olsa bile toplumların bu sorunu çözmek için geliştirdikleri çözümler bile bütün bir seriyi farklı bir yere sürükleyebilir; bazıları yeraltında saklanmayı seçerken diğerleri göklere çıkabilir. Her iki durumda da, bu türün hayranlarına ya da bu türe başlamak isteyen insanlara hitap edebilecek çok sayıda harika kıyamet sonrası anime var.

Yorum Yap

Exit mobile version