Hunter x Hunter, fanlar ve eleştirmenler tarafından gelmiş geçmiş en iyi shounenlerden biri olarak kabul ediliyor. Bu animeyi en iyilerden yapan pek çok şey var. Şu ana kadar bir çok ödül kazandı ve ödüllere aday gösterildi. Hunter x Hunter, Gon Freecss adında 12 yaşındaki bir çocuğun; onu küçükken terk eden babası Ging Freecss gibi efsanevi bir avcı olma isteme hikayesini anlatıyor. Gon bir avcı olmak için ve babasını bulmak için bir maceraya çıkıyor.
Hunter x Hunter, Yoshihiro Togashi tarafından 1998’den beri yazılan aynı ada sahip manganın bir adaptasyonudur. Şu ana kadar Hunter x Hunter’ın pek çok anime adaptasyonu oldu. 1999’da bir anime serisi vardı sonrasında 2001’den 2004’e kadar OVA’ları çıkmaya devam etti. En çok sevilen ise 2011 senesinde çıkan serisi. 2011’de çıkan seri, mangayı baştan ele aldı ve OVA’nın kaldığı yerden devam etmemeyi tercih etti. Serinin yönetmeni Hiroshi Kojina ve stüdyosu da Madhouse. Ama bu animeyi bu kadar iyi yapan şey ne?
Çok İyi Yazılmış Karakterlere Sahip Olması
Hunter x Hunter’ı çok iyi yapan şeylerden bir tanesi de karakterlerin çok iyi ve detaylı yazılması. Karakterlerin her biri hikayeye nerdeyse mükemmel şekilde uyuyor. Gon, klasik bir shounen ana karakterinden beklediğimiz her özelliğe sahip. Kendisi cesur, kendine güveni var, komik, nazik ve güçlü. Bunlar shounen ana karakterlerinin olmazsa olmazları. Leorio, Kurapika, Killua, ve Netero gibi karakterler de Hunter x Hunter’in hikayesini dengede tutmakta çok iyi rol oynuyorlar. Togashi karakterlerin kişiliklerinin nasıl gelişeceğine çok dikkat ediyor.
Karakterlerin neredeyse hepsi arka planlarıyla ana hikayeye bir katkıda bulunuyorlar. Melody, Biscuit, Knuckle, Morel Mackernasey gibi yan karakterler bile ilgi çekici ve ana hikayeye bir katkıda bulunuyorlar. Karakterler açısında Togashi çeşit çeşit karakterleri kapsamakta çok başarılı oldu. Bazı karakterler gender-fluid ve oldukları halden mutlular. Zoldyck ailesinin çocuğu Alluka Zoldyck mesela, erkek olarak listelense bile trans bir birey olduğuna dair ipuçları veriliyor. Killua ondan kız kardeş olarak bahsediyor ve güvenliğini sağlıyor. Neferpitou, Kite gibi karakterler de örnek verilebilir. Hunter x Hunter karakterlerin çeşitliliği açısından örnek niteliğinde bir seri.
Arc’ları Harika
Hunter x Hunter, birden fazla arc’ının harika olarak nitelendirilebildiği sayılı animelerden biri. Yorknew Şehri arc’ı bir shounen animesinde olabilecek en iyi arc. Phantom’lar gibi inanılmaz karakterlere sahip. Bazen shounen yaratıcıları, arcları fazla bilinmez kılarak bütün potansiyellerini yok ediyor. fakat Yorknew Şehri arc’ında durumlar böyle değil. Arc 22 bölüm gibi uzun bir sürede geçse dahi hiçbir şekilde izleyiciyi sıkmıyor. Bu arc’ı mükemmel kılan şeylerden birisi ise bütün sahne ışığının Kurapika adında intikam peşinde bir yan karakterde olması.
Togashi’nin anime fanlarına bahşettiği ikinci en iyi arc ise Kimera Karıncaları arc’ı. Açgözlülük Adası arc’ından hemen sonra gerçekleşiyor. Bu arc’ı çok iyi yapan pek çok şey var ve ana karakter ile baş kötünün arc boyunca hiçbir şekilde yüz yüze gelmemesi bunlardan biri. Togashi tüm işi kahramanın yaptığı klişeyi bu arc ile öldürdü. Bu arc’ın kötü karakteri Meruem anime dünyasındaki en iyi karakter gelişimlerinden birine sahip. Togashi Meruem’in karakter gelişimini ilginç ve detaylı şekilde hazırlamış. Kötü karakter olmanın sınırlarını zorladı ve klasik Shounen kötü karakteri olmaktan öteye itti.
Kötü Karakterleri Kaliteli
Sıra dışı kötü karakterlere sahip olduğundan Hunter x Hunter‘a mükemmel diyebiliyoruz. Bu karakterler sayesinde hikaye kendi içinde daha yaratıcı hale gelebiliyor. Hunter x Hunter kötü karakterler konusunda çok başarılı bir iş çıkarıyor. İlk büyük kötü kahramanımız Chrollo Lucilfer oluyor. Chrollo pek çok sebepten dolayı çok iyi bir karakter. Yetenek Avcısı adında ölümcül bir yeteneği var. Bu yeteneği sayesinde serinin en güçlü karakterlerinden biri sayılıyor. Gereksiz konuşmalardan uzak durması gibi karakteristik özellikleri onu çok ciddi gösteriyor. Chrollo grubunun üyelerinin vefasını sağlamak için hiçbir zaman onları korkutmak zorunda kalmıyor. Chrollo başka kötülerin aksine temkinli ve güvenli bir plan işlemekten yana. Arka planı ve hedefleri onun gerçekten çok iyi yazılmış bir kötü karakter olduğunu kanıtlıyor.
Kimera karıncalarına hükmeden Meruem ise ilk başta aşırı güçlü bir karakter olarak tanıtılıyor. Ve ilk başta tüm insanları ortadan kaldırmak istediğini belirtiyor. Ama karakteri ilerledikçe insanlardan daha insancıl olduğu ortaya çıkıyor. Meruem dikkatli yazılmış bir gri karakterin nasıl olması gerektiğinin harika bir örneği. Netero ile savaşı, insanlara karşı tutumu ve Komugi ile bağı Kimera Karıncaları arc’ını harika kılıyor.
Mükemmel Hikaye Anlatışı
Togashi’nin hikaye anlatış biçimi çok özgün ve ilginç. Hunter x Hunter dünyasını dahice şekilde anlatıyor. Shounen olmasına rağmen Hunter x Hunter hikayenin yoğun olmasına dikkat etti ve bu yüzden bazı fanlar bu serinin seinen olduğunu savunuyor. Yoğun temalarda ilerlemesine rağmen arada komik ve tatlı anlara da sahip. Anime boyunca her şey çok doğru organize edilmiş ve doğru anlatılmış hissettiriyor. Animenin yönetmeni ve yazarı ellerindeki materyali çok iyi kullanarak harika bir iş çıkardılar. Bir anime adaptasyonunun ne kadar kaliteli olacağı anime yazarı ve yönetmenine göre çok değişebiliyor.
2011’de yayınlandığı göz önüne alınırsa animasyon ekibi de harika bir iş çıkardı.
Hunter x Hunter’ı elit seviye bir shounen yapan bir diğer şey ise dik kafalı bir ana karaktere sahip olmaması. Geçen günlerde Togashi yakın zamanda yeni Hunter x Hunter bölümleri çizeceğini söyledi. Yeni bölümlerde Kurapika ana karakter olarak rol alacak. Togashi tarafından atılan bu adım Hunter x Hunter‘ın kendi liginde olduğunu kanıtlıyor. Şu anda başarılı olan mangalarda veya animelerde bir yan karakterin herhangi bir arc’ta ana karakter olarak görev yapması görülmesi çok zor bir şey. Togashi’nin karakterlerinin esnekliği sayesinde böyle keşfedilmemiş denizlere yelken açması mümkün olabiliyor. Bunlar gibi özellikleri olmasından dolayı Hunter x Hunter harika bir hikaye anlatıcılığına sahip oluyor.
Orijinalliği ve Karışıklığı
Hunter x Hunter pek çok orijinal konsept ve fikir ile dolu. Bu konseptlerin karışıklığı ve orijinalliği Hunter x Hunter’a güç katıyor. Nen, Ten, Zetsu, Ken, Ryu gibi konseptler teknik açıdan ve anlaşılma açısından yoğunlar. Fakat bu konseptler sayesinde anime limitleri zorlayabiliyor. Bir bakıma bu süreç sayesinde izleyiciler kendilerini daha çok seriye verip dahil olabiliyorlar. Nen yetenekleri sayesinde yan konuları da iyice anlayabiliyor ve bazı harika yeteneklere tanıklık edebiliyoruz.
Geçtiğimiz ay Viz Medya, Hunter x Hunter mangasının Togashi’nin yeni çizdiği bölümlerle beraber geri döneceğini açıkladı. Togashi çizime verdiği üç yıl süren aradan sonra dönüyor olacak. Japonyanın toksik çalışma koşulları ve mangakaların adil olmayan çalışma saatlerinden dolayı kendi mental ve fiziksel sağlığına dikkat etmek için sık sık bu araları veriyor. Yeni ihtimaller ile manga’nın geleceği parlak gözüküyor.
Togashi pek çok yerde manganın severlerini hayal kırıklığına uğratmamak için ölmeden önce hikayeyi bitirmek istediğini söyledi. Şu anki durumda animeye bakılırsa geri dönmesi için asla yeterli materyal yok. Belki gelecekte Madhouse’un elinde yeterince materyal olur ve yeni sezon(lar) görebiliriz. Madhouse animeye devam etmeye açık olsa da herhangi bir açıklama yapmadı. Ve böylece Hunter x Hunter sıra dışı bir kaliteye sahip olması dolayısıyla gelmiş geçmiş en iyi animelerden biri olarak tarihe adını yazıyor.