Anime dünyası çok geniştir ve her tür izleyiciye hitap eden sayısız tür ve hikâye sunar. Folklor, aksiyon ve duygusal hikâye örgülerini etkileyici şekilde bir araya getiren seriler düşünüldüğünde akla Dororo gelir. Lanetli bir çocuğun ve onun eski hâline kavuşma yolculuğunun anlatıldığı bu güçlü hikâye, hayranların kalbine dokunmuştur. Peki ya Dororo gibi daha fazla anime izleme isteği doğarsa? Aslında, benzer şekilde kefaret, tarihsel arka planlar ve doğaüstü unsurlar işleyen zengin bir anime yelpazesi vardır ve bunlar da aynı derecede büyüleyici deneyimler sunar.
Eğer Dororo’yu keyifle izliyorsanız, muhtemelen daha fazlasını istiyorsunuzdur, değil mi? Sword of the Stranger’dan Inuyasha’ya kadar Dororo’ya benzeyen en iyi anime önerilerine göz atalım.
Dororo’ya benzeyen pek çok anime vardır; örneğin feodal Japonya’nın kurgusal bir versiyonunda geçen stilize aksiyon serisi Samurai Champloo. Dororo’ya benzer şekilde Fullmetal Alchemist: Brotherhood da yasak ritüelleri ve bunların doğurduğu sonuçları işler. Burada listelenen serilerin her biri Dororo ile güçlü bir bağ taşır, ancak aynı zamanda kendi fikirlerini ve eğlenceli yönlerini de sunar. İşte Dororo benzeri animeler:
Stranger: Mukou Hadan
Japonya’nın Sengoku döneminde, Kotarou adında genç bir yetim ve köpeği Tobimaru, hayatta kalabilmek için köylülerin haberi olmadan yiyecek çalarlar. Ancak Kotarou, küçük suçlarıyla ilgisi olmayan gizemli sebeplerden dolayı Çin’in Ming Hanedanı tarafından gönderilen suikastçılar tarafından hedef alınınca kaçmak zorunda kalır.
Neyse ki ikili, Kotarou saldırıya uğradığında ve Tobimaru zehirlendiğinde küçük bir tapınağa sığınmış bir ronin olan Nanashi ile karşılaşır. Samuray, çaresiz ikiliyi takipçilerinden kurtarsa da onlara daha fazla yardım etmeye gerek olmadığını düşünür. Ancak, hizmetleri karşılığında bir değerli taş teklif edilince, Tobimaru iyileşene ve ikili varış noktalarına ulaşana kadar Kotarou’nun korumalığını isteksizce kabul eder.
Üçlü tehlikeli bir yolculuğa çıktığında, yollarının tehlikelerle dolu olduğu kısa sürede ortaya çıkar; çünkü Ming Hanedanı artık Kotarou’yu ele geçirip belirli bir kehaneti yerine getirmek için korkutucu bir kılıç ustasını göndermiştir.
Samurai Champloo
Fuu Kasumi, günlerini küçük bir çayevinde sakar bir garson olarak sakin bir şekilde geçirir. Ta ki yanlışlıkla müşterilerinden birinin üzerine içecek dökene kadar! Bir grup samurayın sürekli olarak onu rahatsız etmeye başlamasıyla Fuu, çareyi dükkândaki başka bir samuray olan Mugen’den yardım istemekte bulur. Mugen, breakdance’i andıran vahşi dövüş tekniğiyle onları kısa sürede alt eder. Ne yazık ki Mugen bu kez, daha geleneksel ve kesin bir kılıç tekniğine sahip gönülsüz bir ronin olan Jin ile kavga etmeye kalkışır ve Jin’in güçlü bir rakip olduğu ortaya çıkar. Sorun şu ki, ikili dövüşün sonunda dükkânı tamamen yıkar ve yanlışlıkla yerel bir yargıcın oğlunu öldürür.
Suçlarından ötürü iki samuray yakalanır ve idama mahkûm edilir. Ancak Fuu tarafından kurtarılırlar. Fuu, ikisini de koruması olarak tutar. Artık geri dönecek bir yeri kalmayan eski garson, “güneş çiçeği kokan” gizemli bir samurayı bulmak ister ve bu yolculukta affedilen ikiliden yardım alır. Başlangıçta bu fikre karşı çıkan Mugen ve Jin, sonunda kıza yardım etmeyi kabul ederler. Böylece üçlü, Fuu’nun Mugen ve Jin’i birbirini öldürmekten alıkoyabilmesi şartıyla, bu gizemli savaşçıyı bulmak için bir maceraya çıkar.
Japonya’nın alternatif Edo Dönemi’nde geçen Samurai Champloo, üç eksantrik karakterin aksiyon, komedi ve dinamik kılıç dövüşleriyle dolu epik yolculuğunu, eşsiz hip-hop esintili bir müzik altyapısıyla izleyiciye sunar.
Fullmetal Alchemist: Brotherhood
Elric ailesinde korkunç bir simya deneyi ters gidince, kardeşler Edward ve Alphonse kendilerini felaketle sonuçlanan yeni bir gerçekliğin içinde bulurlar. Simyada insan dönüşümünü yasaklayan temel ilkeyi göz ardı ederek, kısa süre önce ölen annelerini hayata döndürmeye çalışırlar. Ancak bunun yerine ağır kayıplar yaşarlar: Alphonse’un bedeni tamamen yok olur, Edward ise bir bacağını kaybeder ve ardından Alphonse’un ruhunu fiziksel dünyada tutabilmek için bir kolunu feda ederek onu kocaman bir zırhın içine bağlar.
Kardeşler, komşuları Pinako Rockbell ve onun torunu Winry tarafından kurtarılır. Biyo-mekanik mühendisliğinde bir dâhi olarak tanınan Winry, “automail” adı verilen, robotlarda ve savaş zırhlarında kullanılan sert ve çok yönlü bir metalden Edward için protez uzuvlar yapar. Yıllarca süren eğitimin ardından Elric kardeşler, bedenlerini eski hâline döndürmek için simyacıların eşdeğer değişim yasalarını çiğnemelerine izin veren güçlü bir taş olan Felsefe Taşı’nı aramak üzere yola çıkarlar.
Edward, zamanla kötü şöhretli bir simyacı hâline gelir ve “Fullmetal” lakabını alır. Ancak kardeşlerin yolculuğu, dünyanın kaderini tehdit eden giderek büyüyen bir komplonun içine sürüklenir.
InuYasha
Kagome Higurashi’nin 15. doğum günü, ailesinin tapınağındaki eski kuyuya bir iblis tarafından zorla çekilmesiyle bambaşka bir hâl alır. İblislerin feodal Japonya’da sıkça görüldüğü geçmişe giden Kagome, farkında olmadan yanında taşıdığı bir eşya yüzünden sürekli bu yaratıkların hedefi hâline gelir: Olağanüstü güce sahip küçük bir küre olan Shikon Mücevheri.
Bu çıkmazın ortasında Kagome, Inuyasha adında yarı iblis bir çocukla karşılaşır. Inuyasha, onu nefret ettiği tapınak rahibesi Kikyou sanarak Kagome’den hoşlanmaz. Ancak içinde bulundukları vahim durumu fark ettikten sonra düşmanlığını bir kenara bırakır ve Kagome’ye yardım etmeye karar verir.
Ne yazık ki Shikon Mücevheri için verilen bir mücadele sırasında mucizevi nesne paramparça olur ve parçaları dört bir yana dağılır. Bu kazanın felaketle sonuçlanacağından korkan Kagome ve Inuyasha, parçaları yanlış kişilerin eline geçmeden toparlamak için zorlu bir yolculuğa çıkarlar.
Mushishi
“Mushi”: Dünyadaki yaşamın en temel formları. Onlar yalnızca “var olmak” dışında herhangi bir amaç ya da hedef gütmeden yaşarlar. “İyi” ve “kötü” gibi kelimelerin bağlarından uzaktadırlar. Mushi, sayısız biçimde var olabilir ve bitkiler, hastalıklar, hatta gökkuşakları gibi doğadaki olguları taklit edebilirler.
Ancak bu, Mushishi’nin rengârenk dünyasında var olan bu varlıkların yalnızca belirsiz bir tanımıdır; hatta onları bir yaşam formu olarak adlandırmak bile fazlasıyla basitleştirilmiş olurdu. Mushi hakkında ayrıntılı bilgi azdır, çünkü insanların büyük çoğunluğu onların varlığından habersizdir.
Peki Mushi nedir ve neden vardır? İşte bu, bir Mushishi olan Ginko’nun sürekli olarak düşündüğü sorudur. Mushishi’ler, Mushi’lerin dünyadaki yaşam hiyerarşisindeki yerini anlamak umuduyla onları araştıran kişilerdir.
Ginko, Mushi ile bağlantılı olabilecek olayların peşinden koşar, tüm amacı bir yanıt bulmaktır.
Sonuçta bu, yaşamın anlamının kendisine bile götürebilir.
Seirei no Moribito
Felaket niteliğinde bir kuraklığın eşiğinde olan Shin Yogo İmparatorluğu’nun Yıldız Okuyucuları, yaygın bir kıtlığı önlemek için bir plan yapmak zorundadır. Kadim efsanelerde, ilk imparatorun sekiz savaşçıyla birlikte bir su iblisini öldürerek büyük bir kuraklığı önlediği ve Shin Yogo’ya dönüşecek toprakları kurtardığı yazılıdır. Eğer bir su iblisi yeniden ortaya çıkarsa, onun ölümü yine kurtuluş getirebilir. Ancak bu kez su iblisi, imparatorun oğlu Prens Chagum’un bedeninde ortaya çıkar — imparatorun emriyle Chagum imparatorluğu kurtarmak için kurban edilmelidir.
Bu sırada gizemli ve mızrak kullanan bir paralı asker olan Balsa, işleri için Shin Yogo’ya gelir. Chagum’u ustaca gizlenmiş bir suikast girişiminden kurtardıktan sonra, Chagum’un annesi tarafından imparator ve avcılarından onu korumakla görevlendirilir. Bir zamanlar ettiği kutsal bir yeminle bağlı olan Balsa, bu görevi kabul eder.
Seirei no Moribito, Balsa’nın Chagum’u korumak için çıktığı yolculuğu takip eder; hayatın, doğanın, ailenin ve yabancılar arasında kurulan bağların güzelliğini keşfeder.
Kenpuu Denki Berserk
Bir gün Kara Kılıç Ustası olarak tanınacak olan Guts, taşıdığı devasa kılıçla tanınan genç bir gezgin paralı askerdir. En çok parayı veren işleri kabul eder ama hiçbir grupla uzun süre kalmaz — ta ki Şahin Birliği ile karşılaşana kadar. Bir işi tamamladıktan sonra pusuya düşen Guts, grubun pek çok üyesini dövüşte alt eder. Şahin Birliği’nin lideri ve kurucusu Griffith, Guts’tan etkilenir ve onunla düello yapar. Diğerleri Guts’a karşı koyamazken, Griffith onu tek bir darbeyle yener.
Şahin Birliği’nin kampına götürülen ve iki gün boyunca iyileşen Guts, kendine geldiğinde Griffith’le yeniden karşı karşıya gelir. Bu kez düello bir şartla yapılır: Eğer Guts kaybederse Şahin Birliği’ne katılacaktır. Taze yaraları yüzünden dövüşü kaybeden Guts, Griffith tarafından birliğe alınır.
Üç yıl içinde Guts, Şahin Birliği’nin komutanlarından biri hâline gelir. Savaş alanında dövüş yetenekleri Griffith’in ardından ikinci sıradadır; tek başına büyük düşman gruplarını alt edebilmektedir. Guts’un muazzam gücü ve Griffith’in liderliğiyle, Şahin Birliği katıldıkları her savaşa hâkim olur. Ancak gölgelerde uğursuz bir şey gizlenmektedir ve bu, Guts’un hayatını sonsuza dek değiştirmekle tehdit eder.
Young Black Jack
1960’larda yetenekli genç bir tıp öğrencisi kendine bir isim yapmaya çalışır. Kuroo Hazama, alışılmadık siyah-beyaz saçlara, yaralarla kaplı bir bedene ve karanlık bir geçmişe sahip, içine kapanık bir gençtir. Sadece bir tıp öğrencisi olmasına rağmen, imkânsız gibi görünen bir ameliyatı başarıyla gerçekleştirdikten sonra cerrahi konusundaki dehası dikkat çekmeye başlar. Canlı ve dürüst bir stajyer olan Maiko Okamoto ve sorunlu bir hayatı olan yakın arkadaşı Yabu ile birlikte Hazama, kendini tıp dünyasına adar.
Ancak saygın bir cerrah olma yolu kolay değildir; çünkü öğrenci ayaklanmaları, savaş ve yolsuzluk Japonya’yı tüketmektedir. Hazama, kısa sürede hem kişisel bütünlüğünü hem de cerrah olma yolundaki ilerleyişini zorlayan bir dizi karanlık olayın içinde bulur. Young Black Jack, akıl almaz tıbbi başarılar gerçekleştirebilen bir adamın hikâyesini ve onu Black Jack olarak bilinen efsane hâline getiren yolculuğunu anlatır.
Afro Samurai
Çocukken Afro, babasının yalnızca Justice adıyla bilinen bir adam tarafından düelloda öldürülmesine tanık olur. Afro’nun babasının hayatını aldıktan sonra Justice, Numara İki kafalık bandını bir kenara atar ve tanrısal güçlerini kendisinin kılmak için Numara Bir’i alır.
Yıllar sonra, Numara Bir’e meydan okuma hakkı veren Numara İki bandını ele geçiren Afro, babasını öldüren adamdan intikam almak için yoluna devam eder. Ancak önünde tek bir engel vardır — dünyanın geri kalanı! Numara Bir’e yalnızca Numara İki meydan okuyabilirken, Numara İki’ye herkes meydan okuyabilir. Afro’nun düşmanları, Numara İki unvanını ele geçirmek için etrafında toplanırken, onun Numara Bir’e ulaşıp intikamını nihayetinde alabilmesi için sayısız düşman ve engelle savaşması gerekir.
Asura
15. yüzyıl Kyoto’sunda, yıkılmış bir tapınağın eteğinde ateş ve yıkım içinde bir canavar doğar. Savaş, kaos ve açlık çağının içine atılan bu yaratık, hayatta kalabilmek için kendisini doğuran çılgın kadın tarafından insan eti yemeye öğretilir. O, savaşçı bir Budist ruhu ya da karşı-tanrı olarak bilinen Asura adını alan yırtıcı, yamyam bir çocuktur.
Annesi onu canlı canlı yemeye çalıştıktan sonra bebekken yetim kalan Asura, büyüyüp önüne çıkan her şeyi öldüren ve yiyen küçük boyutlu bir ölüm makinesine dönüşür. Ta ki güzel bir köy kızı olan Wakasa ile karşılaşana kadar. Wakasa onu iyileştirir, konuşmayı öğretir ve barbarlık yolundan uzaklaştırmaya çalışır. Ancak zamanlar zordur; hastalık ve açlık Wakasa’nın köyünü vurduğunda Asura yeniden hayvansı zihniyetine geri döner. Yine de, bir zamanlar onu ehlileştiren Budist keşişin sözlerini ve ona öğretilmiş kutsal, arındırıcı sutra ilahisini hatırlamadan edemez.
Casshern Sins
Uzak bir gelecekte, Dünya bir çorak araziye dönüşmüş ve bildiğimiz insanlık yok olmuştur. Geriye yalnızca bilinçli robotlar kalmıştır. Onların sonsuza dek yaşayabilmeleri gerekiyordu — ta ki Luna adı verilen biri ölünce ve Yıkım başlayana kadar. Artık bedenleri paslanmaktadır ve bunu onarmanın hiçbir yolu yoktur. Robotlara tek kalan şey ölümlerini düşünmektir; onları ayakta tutan tek umut ise şu söylentidir: Casshern’i yerlerse ölümsüz olacaklardır.
Casshern, geçmişi, neden var olduğu ya da ne olduğu hakkında hiçbir şey bilmemektedir; ancak bunu öğrenmek zorundadır, yoksa ölmek istemeyen robotların sürekli avı olmanın bitmek bilmez işkencesiyle yüzleşecektir. Casshern, nereye giderse ölüm bırakır; fakat bu dünyadaki gerçeği öğrenmek istiyorsa onunla yüzleşmek zorundadır.
GeGeGe no Kitaro
Bir hayalet olan Kitarou, öteki yaşamını insanlara yardım ederek geçirir. İnsanlığı rahatsız etmek için yaşayan kötü ruhların planlarını bozar. Bu kez Kitarou’nun arkadaşı Megumi onun yardımına ihtiyaç duyar. Babası, bir botanikçi olarak bitki örtüsünü incelemek için Baruru Adası’na gitmiş ve kötü ruhlar tarafından kaçırılmıştır. Onu kurtarmak Kitarou’ya düşer.
Naruto
On iki yıl önce devasa bir iblis tilki dünyayı dehşete düşürmüştür. Gizli Yaprak Köyü’ne saldırısı sırasında köyün lideri ve en güçlü ninjası olan Hokage, canavarın mühürlenmesi için kendini feda eder. Böylece medeniyet yok olmaktan kurtulur ama bu karar, yeni doğmuş bir bebeğin yalnız bir hayata mahkûm edilmesine yol açar.
Yıllarca dışlanıp zorbalığa uğrayan Naruto Uzumaki, köy halkını sürekli yaramazlıklar ve karmaşık şakalarla rahatsız eder. Ancak tüm bu davranışlarının ötesinde, hayatı boyunca kendisine kötü davrananların saygısını kazanabilmek için çok çalışır; tek hayali Hokage olmaktır. Naruto, iki akranından oluşan Takım 7’ye katılır: dâhi Sasuke Uchiha ve zeki Sakura Haruno.
Soğukkanlı eğitmenleri Kakashi Hatake’nin liderliğinde Takım 7, üyelerini giderek güçlenmeye ve tüm farklılıklarına rağmen birbirlerine bağlanmaya zorlayan zorlu görevler üstlenir. Naruto, Sasuke ile olan rekabetinde öne çıkmaya ve Sakura’nın romantik ilgisini kazanmaya çabalar. Ancak ekip tehlike ve ölümle yüz yüze geldikçe, onların trajik geçmişleri birliği parçalamakla tehdit eder.
