Ortach
Pek çok kişi K-dramaları ve akıllara durgunluk veren korku-gerilim filmlerini duymuştur, ancak Güney Kore sineması bundan çok daha fazlasıdır. Casusların, Kuzey ve Güney Koreli gizli ajanların ve distopik senaryoların yer aldığı aksiyon filmleri, Güney Kore sinemasının en popülerleri arasındadır. Ancak, aksiyonu canlandıracak doğru aktörü bulmak genellikle göründüğünden daha fazla titizlik ister.
Arnold Schwarzenegger, Jason Statham ve Gerard Butler gibi, bu türü kendi tarzlarında sırtlamış olan Güney Koreli aktörler var. Bu aktörler bazen aynı filmde yumuşak karakterlerden sert belalılara kadar uzanan bir yelpazeye sahiplerdir ve Güney Kore içinde veya dışında en ünlü filmlerden bazılarında rol almışlardır.
Song Joong-ki
Vincenzo (2021), Descendants of the Sun (2016), Space Sweepers (2021)
Şu anda Netflix’teki aynı adlı aksiyon dramasında Vincenzo rolüyle tanınan Song Joong-ki, aksiyon filmlerinden payına düşeni aldı. En çok romantik K-drama Descendants of the Sun’daki rolüyle tanınsa da, dizide Song, Özel Kuvvetler Yüzbaşısı Yoo’yu oynayarak bir sürü aksiyon sahnesi canlandırdı. Bu onun potansiyel bir aksiyon başrolü olarak ünlenmesini sağladı.
Song son zamanlarda tarihi ve aksiyon komedilerinde kendine yer buldu; Vincenzo da İtalyan-Koreli bir gangsteri canlandırdığı dizilerden biri. Hayranlar, onun Netflix’in bilimkurgu komedisi Space Sweepers’daki performansını da izleyebilirler. Eğer, hayranlar bundan ziyade tarihi aksiyon izlemek isterlerse, Song’un, Hashima Adası’ndaki 400 Koreli mahkûmun hikâyesini anlatan The Battleship Island’da başrollerden birini oynadığı bilgisini verelim.
Ji Chang-wook
Healer (2014-2015), Warrior Baek Dong-soo (2011), Fabricated City (2017)
Ji Chang-wook romantizm alanında daha ünlü olsa da, aktör zaman zaman birkaç aksiyon yapımında yer aldı. Chang-wook, oynadığı karakterin herkesin ölmesini istediği bir kızı korumak için dövüş becerilerini kullandığı politik aksiyon-drama Healer’da adaletini kanunsuzca kendi sağlayan bir gece kuryesini canlandırdı. Aktör ayrıca Joseon Era Warrior Baek Dong-soo’da da rol aldı. Adına sadık kalarak Chang-wook korkusuz bir kılıç ustasını canlandırıyor. En dikkat çekici sahnelerinden biri, Chang-wook’un karakterinin 100 kişilik silahlı saray muhafızını tek başına, kılıcından ve cesaretinden başka bir şey kullanmadan savuşturmasıdır.
Filmlere gelince, Chang-wook Fabricated City gibi aksiyon suç filmlerinde rol alıyor. Bilgisayarından nadiren uzaklaşan sıradan bir video oyunu bağımlısını canlandıran Chang-wook’un hayatı, aniden cinayetle suçlanmasıyla altüst olur. Chang-wook’un karakteri,polisten kaçmak için patlayıcı araba kovalamacalarıyla, sokaklarda düşmanlarla, ve temelde kendini öldürtmeme gayesiyle boğuşacaktır.
Lee Je-hoon
Signal (2016), Time to Hunt (2020), Phantom Detective (2016)
Lee Je-hoon oldukça genç bir aktör, ancak IMDb’deki oyunculuk geçmişi 2005 yılına kadar gidiyor. Lee bugün Güney Kore’nin en meşgul aktörlerinden biri; pek çok kişi onu heyecan verici zaman yolculuğu dizisi Signal’de görmüş olabilir ama görmeyenler onu Netflix’in yoğun aksiyon gerilim filmi Time to Hunt’tan tanıyabilir.
Lee, gerektiğinde aksiyona girmekten korkmayan rasyonalist ve akılcı tipleri oynamaya meyilli; Phantom Detective’deki rolü de bunu gösteriyor. En son projesi, kendisiyle iletişime geçen insanlar adına intikam peşinde koşan bir taksi şoförünü canlandırdığı yüksek tempolu bir dizi olan Taxi Driver. Yumruk yumruğa dövüşler, araba kovalamacaları ve silahlı çatışmalara giriyor ve aksiyon severler için mükemmel bir yapım sunuyor.
Kang Ha-neul
Midnight Runners (2017), Forgotten (2017), Insider (2022)
Kang Ha-neul daha çok romantik K-dramalardan tanınıyor olsa da, o daha çok bir aksiyon film yıldızı. Kariyeri romantik rollerinden sonra yükselişe geçti ama o zamandan beri heyecan peşinde koşuyor. İlk büyük aksiyon rollerinden biri, Park Seo-joon ile birlikte bir kaçakçılık çetesinin izini süren polis öğrencilerini canlandırdıkları Midnight Runners’dı.
Ardından, Güney Kore’nin en sıkı korku filmlerinden biri olan Forgotten’da ve son olarak gerilim dizisi Insider ve aksiyon komedi The Pirates’da rol aldı. Kang’ın karakteristik canlandırmaları onu unutulmaz bir aktör yapıyor; mükemmel bir komedi yeteneğine sahip olmasına rağmen, daha ciddi rollerde çok inandırıcı olabiliyor ve genellikle bu iki yönünü mükemmel bir şekilde harmanlıyor.
Park Seo-joon
Midnight Runners (2017), The Divine Fury (2019), The Marvels (2023)
Park Seo-joon bir film yıldızının en iyi niteliklerini bünyesinde barındırıyor. Büyüleyici, yakışıklı ve çok yönlü olan Park, harika bir oyunculuk sergiliyor. Kang Ha-neul gibi Park da kariyerine romantik komedi başrolü olarak başladı, ancak Kang ile Midnight Runners’daki ilk aksiyon rolünden sonra Park’ın kariyeri daha heyecan verici bir hal aldı.
2019’da yüksek gerilimli The Divine Fury’de başrol oynadı ve 2022’de kaotik temalı bir film olan Concrete Utopia’ya öncülük etti. Son zamanlarda neden aksiyon rollerini tercih ettiği sorulduğunda Park, romantik komedilerden uzaklaşmak ve kendine meydan okumak istediğini söyledi. Bu meydan okuma işe yaradı ve The Marvels filmindeki rolüyle Marvel evreninde bir yer edindi.
Kim Woo-bin
The Con Artists (2014), Master (2016), The Black Knight (2023)
Kim Woo-bin Güney Kore’de zor bulunan ama çok sevilen bir yıldız. Romantik dramalar ve komedilerle uğraşsa da, en iyi projeleri saf aksiyondan oluşuyor. En iyi Kore soygun filmlerinden biri olan The Con Artists’teki başrolü onu aksiyon başrolü kalıbına soktu ki bu da Woo-bin’in kendisinin de itiraf ettiği gibi asla oyuncu olmayı düşünmeyen biri için etkileyici.
Kim Woo-bin genellikle yetenekli ama aynı zamanda da düşünceli karakterleri canlandırır. Bunu soygun gerilimi Master’da, bilimkurgu aksiyonu Alienoid’de ve yaklaşık on yıl sonra tanınabilir tarzına geri döndüğü Netflix distopya dizisi Black Knight’da görmek mümkün. Kim Woo-bin oyunculuk hayatına başladığı gibi izleyicileri büyüledi ve bir aksiyon yıldızı olarak mirasını sürdürüyor.
Zo In-sung
A Dirty Carnival (2006), Moving (2023), Smugglers (2023)
Zo In-sung, aksiyon-gerilim filmi A Dirty Carnaval’da canlandırdığı Kim Byung-doo rolüyle aksiyon dünyasında ün kazandı. Ailesini evden atılmaktan kurtarmak için para kazanmaya çalışan küçük çaplı bir çete üyesini canlandıran In-sung, ne pahasına olursa olsun parayı elde etmek için acımasız dövüş yeteneklerinden yararlanıyor. In-sung’un filmde öne çıkan sahnelerinden biri, rakip bir çete tarafından takip edilmesi ve bıçağını çıkarıp düşmanlarının her birini bıçaklamaya başlamadan önce acımasızca dövülmesidir.
In-sung’un daha yakın zamandaki performansları da aynı derecede unutulmaz. Kısa bir süre önce, doğaüstü yetenekler geliştirerek büyüyen üç genci konu alan bir bilim kurgu dizisi olan Hulu’s Moving’de, Kim Doo-sik rolünde oynadı. ANSP (Ulusal Güvenlik Planlama Ajansı) için eski bir gizli operasyon ajanı olan In-sung’un karakteri sadece silah kullanmakla kalmıyor, aynı zamanda uçabiliyor.
Ha Jung-woo
The Handmaiden (2016), Take Point (2018), Narco Saints (2022)
Ha Jung-woo Güney Kore’nin en popüler başrol oyuncularından biri. Yetenekli oyuncu, rahatsız edici ve yoğun bir film olan The Chaser’da ilginç bir rolle çıkış yaptı. Bu rolden sonra yıldızlaştı ve Ha, genellikle çatlak ama cana yakın karakterleri canlandıran istikrarlı bir aksiyon yıldızı oldu. Park Chan-wook hayranları onu BAFTA ödüllü gerilim filmi The Handmaiden’dan tanıyabilir.
Güney Kore aksiyonu hayranları Ha’yı mutlaka gişe rekorları kıran filmlerinden birinden tanıyacaktır: Ashfall’da felaketi önledi, Take Point’te bir asker ekibine liderlik etti, Along With the Gods’ta bir tanrıyı canlandırdı, Tunnel filmini çöken bir tünelde mahsur kalan bir adam olarak canlandırdı ve The Terror Live’da bir katili durdurdu. Netflix severler onu Narco Saints dizisinde de izleyebilirler.
Ma Dong Seok
Eternals (2021), The Outlaws (2017), Badland Hunters (2023)
Güçlü yapısıyla dikkat çeken Ma Dong Seok, Marvel’s Eternals’daki rolüyle tüm dünyanın dikkatini çekti. Gılgamış’ı canlandıran Seok, en güçlü Ebedi’yi canlandırdı ve bu rol için daha önce aldığı boks eğitiminden yararlandı; filmde istilacı canavarlar olan Deviant’larla dövüş becerileri ve hızlı refleksleriyle mücadele ederek bunu gösterdi.
Seok, Güney Kore’de The Outlaws filmindeki dedektif teğmen rolüyle adından söz ettirdi. Çin-Kore çete savaşlarında bir kavşakta yakalanan Seok’un karakteri, bıçaklarla silahlanmış çete üyelerini alt etmek için yalnızca yumruklarına ve tokat atma kabiliyetine güveniyor – o kadar güçlü ki tek bir tokatla bayılıyorlar. Bu yılın başlarında Seok, Netflix’in Badland Hunters adlı kıyamet filminde, genç bir kızı şeytani bir çılgın bilim adamının elinden kurtarmaya kararlı bir avcıyı takip eden bir filmde rol aldı.
Lee Jung-jae
Squid Game (2021), Assassination (2015), Hunt (2022)
Lee Jung-jae hayranları için Squid Game onun en iyilerden biri olduğunun yeterli bir kanıtı. Bununla birlikte, kariyeri uzun soluklu ve mükemmel yapımlarla dolu. Oyuncunun, Ha Jung-woo’ya benzer bir aksiyon yıldızı – rolleri genellikle belirsiz, ancak cazibesi onu sevmemeyi zorlaştırıyor- olduğunu da söyleyebiliriz. Hatta tarihi aksiyon gerilim filmi Assassination ve Along With the Gods’da birlikte rol aldılar.
İstikrarlı bir aksiyon yıldızı olan Lee, çeşitli kalibrelerde rollere sahip. The Thieves filminde bir kumarhaneyi soyan on kişiden biri; Deliver Us From Evil filminde boynunda dövmesi olan bir kötü karakter; ve Hunt filminde (aynı zamanda yönetmenliğini de yaptı) bir casus komplosuna karışıyor. Bu gibi farklı roller Lee Jung-jae’yi uluslararası bir yıldız ve Güney Kore’de sevilen bir yüz haline getirdi.
Hyun Bin
Crash Landing on You (2019-2020), Confidential Assignment (2017), The Point Men (2023)
Hyun Bin de çok yönlü bir aktör, ancak boyu ve oyunculuk tarzı genellikle aksiyon türüne daha çok uyuyor. K-drama hayranları onu günümüzün en iyi Kore romantik komedilerinden biri olan, güçlü iradeli ve cesur bir kaptanı canlandırdığı Crash Landing on You’dan tanıyor. Hyun Bin romantik bir ortamda bile çelik gibi bir adamdır – bu da genellikle birden fazla filmdeki başarısının bir reçetesidir.
Eski moda bir casus gerilimi izlemek isteyenler için Confidential Assignment onun en iyi projelerinden bir tanesi. The Negotiation’da zamana karşı yarışan soğukkanlı bir kötü adamı ve The Swindlers’da bir dolandırıcıyı canlandırdı. Hyun Bin’in son projesi, gerçek bir hikayeye dayanan The Point Men’de Afganistan’daki Koreli rehinelerin hayatları için pazarlık yapan bir özel ajanı canlandırıyor.
Jung Woo-sung
City of the Rising Sun (1999), Cold Eyes (2013), The Good, The Bad, The Weird (2008)
Jung Woo-sung 90’larda, hayallerinden vazgeçip bir dolandırıcıyla arkadaş olan hevesli bir boksörü canlandırdığı klasik aksiyon-drama City of the Rising Sun ile ün kazandı. Ne var ki, Woo-sung’un bir aksiyon oyuncusu olarak çok yönlülüğünün gerçek anlamda parladığı film The Good, the Bad, the Weird’den başkası değildir.
Woo-sung, Cold Eyes ve Asura: The City of Madness gibi suç aksiyon gerilim filmlerine yabancı olmasa da, The Good, the Bad, the Weird onu, patlayıcılarla dolu bir Mançurya çölünün ortasında ata binip tabanca kullanırken Japon İmparatorluğu güçleriyle savaşan kovboy benzeri bir ödül avcısı olan The Good rolünde sergiliyor. Silahların yanı sıra Woo-sung, wuxia dönem filmi Reign of Assassins’de Jiang Ah-shen rolünde kılıç ustalığını da sergilemektedir.
Gong Yoo
Train to Busan (2016), The Suspect (2013), The Silent Sea (2021)
Uluslararası arenaya hiç çıkmamış olsa da, Gong Yoo dünya çapında en ünlü Güney Koreli aktörler arasında yer alıyor. Üstün oyunculuk becerilerine sahip bir başrol oyuncusu olarak, daha fazla tanınması an meselesi. Yıllar boyunca ağır dramalarda ve üzücü aşk filmlerinde rol aldı ama en çok aksiyon dolu gerilim filmlerinde parladı.
Train to Busan Gong Yoo’nun en ünlü projesi olabilir, ancak ilk kez 2013 yapımı aksiyon filmi The Suspect’te başrolü oynadı ve bu da daha sonra daha cesur roller almasına yardımcı oldu. Ayrıca heyecan verici tarihi film The Age of Shadows, Netflix’in bilimkurgu gerilimi The Silent Sea ve listemizde bahsettiğimiz dünyaca ünlü seri Squid Game’de rol aldı.
Lee Byung-hun
Terminator: Genisys (2015), G.I. Joe: Retaliation (2013), A Bittersweet Life (2005)
Lee Byung-hun genellikle Güney Koreli bir aksiyon kahramanıyla eşanlamlıdır. O kadar popüler ki Hollywood’a girmesi onu kendi ülkesinde daha da büyük bir yıldız haline getirdi. Lee her zaman farklı roller seçti, ancak Terminatör’de olduğu gibi çoğunlukla kötü adam olarak: Genisys, G.I. Joe: Retaliation ve The Good, The Bad, The Weird filmlerinde de olduğu gibi.
Kötü karakterleri seçmesine rağmen Lee, yönetmenler ve hayranları tarafından tercih ediliyor. En büyük anti-kahraman rolü eleştirmenlerce beğenilen A Bittersweet Life filmindeydi, casus filmi The Man Standing Next ve felaket filmi Emergency Declaration’daki iyi adam rolleri ise oldukça başarılı ve mükemmeldir.
Choi Min-sik
Oldboy (2003), I Saw the Devil (2010), Lucy (2014)
Choi Min-sik, izleyicileri ekran başına kilitleyen yoğun performanslarıyla tanınmaktadır ve Kore sinemasının saygın sütunlarından biri olarak bilinir. En çok Oldboy’daki Oh Dae-su rolüyle tanınan Min-sik, 15 yıl hapis yattıktan sonra intikam peşinde koşan bir iş adamı olarak akıllardan çıkmayacak bir performans sergiledi. Hatta, filmde canlı bir ahtapot yiyecek kadar ileri giderek rolüne olan bağlılığının eşsizliğini gözler önüne serdi.
Ancak Min-sik’i öne çıkaran şey, Dae-su’nun kolundan bıçaklandıktan sonra bile yenilmez insan ruhunu ortaya koyduğu ve acımasızca dövüşmeye devam ettiği noktaya kadar bir yığın adama karşı koyduğu tek çekimlik koridor sahnesidir. Min-sik bu role hazırlanmak için altı hafta boyunca sıkı bir antrenman yaptı ve filmin yorucu taleplerine rağmen dublörlük teklif edilen çoğu sahneyi kendisi canlandırdı. Aksiyon rolleri bununla da bitmiyor. Min-sik daha sonra I Saw The Devil’da psikopat bir seri katil olan Jan Kyung-chul’u canlandırdı ve daha sonra Kyung-chul’un cinayetlerinin soruşturulmasından sorumlu bir ajanla karşı karşıya geldi.
