in ,

Anime ve Cazın Muhteşem Birleşimi: Sakamichi no Apollon

Sakamichi no Apollon

Gençlik, 60’lı yıllar, caz ve çok daha fazlası… Hepsini bir araya getirdiğinde inanılmaz bir birleşim yakalayan Sakamichi no Apollon, diğer lise animelerine kıyasla daha ciddi bir konuya ve ilerleyişe sahip. Animemizin mangası, dram ve romatizm türünün en güzel işlendiği serilerden biri. Hikayenin sadece lise döneminde geçmemesi ve sonrasında yaşanılanları da anlatması pek çok lise döneminde geçen hikaye ile karşılaştırıldığında, çoğu okuyucu için muhteşem bir şey.

Hikayemiz, babasının işi yüzünden bir şehirden diğerine geçerken sürekli okul değiştiren ve bu yüzden gittiği hiçbir yerle bağ kuramayan Nishimi Kaoru’nun yine yeni bir okula kaydolmasıyla başlıyor. Önceki okullarında sessiz bir tip olduğu için dışlanmaya alışkın olan Kaoru, burada da kendi köşesine çekilip sessiz bir lise hayatı geçireceğini düşünür. Ancak sınıf başkanı Mukae Ritsuko ve okulun belalı serserisi Kawabuchi Sentarou ile tanıştığında, Kaoru için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Üçünün ortak müzik sevgisi sayesinde çok yakınlaşırlar. Kaoru cazda, kendini yeniden keşfeder ve müzik ve arkadaşlığı bulduğu bu yeni evini çok sevdiğini fark eder.

Sakamichi no Apollon’da İşlenen Müzik ve Gençlik Temaları

Sakamichi no Apollon
Sakamichi no Apollon

Animede Kaoru piyano çalarken Sentarou ise Ritsuko’nun babasının plak dükkanının altındaki bodrumda bateri çalıyor. İkili ilk defa burada birlikte çalmaya başlıyor ve Ritsuko onları ilk dinlediği an birlikte mükemmel bir takım olacaklarını anlıyor. Kaoru, Sentarou’nun kendisiyle klasikten müzikten başka bir şey çalamaması ile dalga geçtiği dönemde doğaçlama ya da caz gibi kavramlara oldukça uzaktır. Fakat zamanla, Sentarou ile çaldıkça hem doğaçlamada hem de cazda kendini yeniden keşfeder ve şimdiye dek farkında olmadığı bir yeteneğin kapılarını açar.

Sakamichi no Apollon’da Kullanılan Müzikler

Sakamichi no Apollon
Sakamichi no Apollon

Animelerde müzik temasının işlenmesine çoğumuz alışkınız. Fakat enstrümanların çalınan şarkılarla aynı şekilde hareket etmesi pek de sık rastladığımız bir durum değil maalesef. Sakamichi no Apollon’da ise çalan şarkıların önceden kaydedilmiş videoları üzerine animasyonları yapılmış. Bateri, piyano ve çello gibi aletlerde kullanılan cgi ise neredeyse hiç göze batmıyor hatta hoş bir hava katmış bile diyebiliriz. Gelelim animede kullanılan müzik türlerine: Genelde caz şarkıları kullanılan animemizde yer yer klasik müzik ve 60’lı yıllarda The Beatles ile birlikte gelen rock müziği tarzını da görmemiz mümkün.

Animede kullanılan müzikler oldukça klasikleşmiş parçalardan oluşuyor. Someday My Prince Will Come, Moanin, My Favorite Things gibi parçalar, müzik camiasında olanların duymaya alışık oldukları ve yıllar geçmesine rağmen hatıralarda kalan ve genel olarak herkesin sevdiği zamansız parçalar.

Arkadaşlık Teması

Sakamichi no Apollon
Sakamichi no Apollon

Kaoru, bu yeni taşındığı kasabada, arkadaşlık, aşk ve müzik gibi kavramları yeniden keşfedecek ve daha fazla sorgulayacaktır. Ritsuko’ya ilk gördüğü anda aşık olur fakat sonrasında Ritsuko’nun Sentarou’dan hoşlandığı fark eder. Zaman geçmesiyle birlikte karakterlerin duyguları değişir ve çalan müziklerin yanında anime tam bir gençlik dramasına dönüşür.

Başlarında kavak yelleri esen bu üç arkadaş, arkadaşlıkları ve yaptıkları müzikle okuldaki diğer öğrencilere ilham olurlar. Sentarou’nun Ritsuko ile yıllardır süren arkadaşlığı zaman zaman Kaoru’ya kıskançlık krizleri yaşatır ve Sentarou’nun çok şanslı olduğunu düşünür. Fakat bu kıskançlık krizlerinden birinde Sentarou ile yumruk yumruğa dövüştükten sonra Sentarou’nun acı dolu geçmişini öğrendiğinde olaylara bakış açısı tamamen değişir.

Romantizm ve Drama

Sakamichi no Apollon
Sakamichi no Apollon

Animede işlenen romantizm diğer animelere kıyasla biraz daha dram ağırlıklı. Önce Sentarou’nun aşık olduğu Yurika ile daha sonrasında şehirdeki üniversitesinden gelen Sentarou’nun abisi olarak gördüğü Junichi arasında geçenler, çoğu gençlik animesine veya manga serisine göre oldukça yetişkin temaları içinde barındırıyor ve hikayeleri tıpkı eski filmlerde işlenen aşk hikayeleri gibi. Bu açıdan animeyi izlemesi keyifli bir seri yapıyor. Kaoru ve Ritsuko’nun ilişkisi ise ilk başlardan Kaoru’ tarafından platonik bir aşk olsa da zamanla Ritsuko da hislerine karşı koyamaz ve Kaoru’yu ne kadar sevdiğini fark eder.

Sakamichi no Apollon İzlenir mi?

Sakamichi no Apollon
Sakamichi no Apollon

Animenin başlarında Kaoru’nun okula gitmek için yalnız başına çıktığı bir yamaç görürüz. Ancak anime ilerledikçe bu yamacı Ritsuko ve Sentarou ile birlikte çıkar. Başıyla sonu arasında hem arkadaşlık hem kendini tanıma açısında çok büyük bir yol kat eden Kaoru, Sentarou ve Ristuko’nun onun için yaptıkları için minnettardır. “Sakamichi no Apollon” Türkçeye çevirirsek “Yamaçtaki Apollon” Apollon bildiğiniz üzere yunan mitolojisinde müzik tanrısı olarak geçiyor. Yurika’nın resim yarışması için yaptığı ve Sentarou’yu model olarak kullandığı tabloda da Sentarou’yu müzik tanrısı olarak resmetmişti.

Kısacası, müzik bol eğlence, drama ve 60’lı yıllarda bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız Sakamichi no Apollon tam size göre. Japon okuyucu ve izleyicilerden tam puan alan bu serimiz kesinlikle izlemeye değer animeler arasında!

İçerik Yazarı Benio-san

Fantastik kitap aşığı, çevirmen, yazar✨

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Netflixte Yayınlanan En İyi Kore Dizileri

Netflixte Yayınlanan En İyi Kore Dizileri

Dedektif Anime

İzlenmesi Gereken 20 Dedektif Animesi