Keşif Asya
Ryohgo Narita’nın “Can’t Fear Your Own World” romanları, BLEACH evrenine ilginç bir mitoloji kazandırır. Bu seride, Ruhlar Dünyası’nın (Soul Society) beş büyük soylu ailesinden birinin kimliği açığa çıkar ve Ruh Kralı’nın (Soul King) ardındaki gerçeklere dair kozmolojinin daha derin yönleri gün yüzüne çıkar.
Roman üçlemesinin ana kötüsü Tokinada Tsunayashiro ve gizemli yardımcısı Hikone Ubuginu’nun tanıtımı, BLEACH evreninde mangada yer verilmeyen birçok eski bilgiye ışık tutar. Peki, Hikone Ubuginu kimdir ve hikâye açısından önemi nedir?
Beklenmedik Bir Varlık: Tam Bir Melez
Tsunayashiro Klanı’nın bir kolundan gelen Tokinada Tsunayashiro, ailesinin liderliğini ele geçirmek ve Görsel Gözetim Departmanı’nın (Visuals and Surveillance Department) kontrolünü sağlamak için bir dizi suikast gerçekleştirir. Bu gücü elde ettikten sonra, Ruhlar Dünyası’nın en karanlık sırlarına, yani Şinigamilerin (Shinigami) işlediği “asıl günaha” dair gizli kayıtlara ulaşır.
Tokinada, Şinigamilerin savunduğu adalet anlayışının aslında çarpık olduğunu fark eder. Bu nedenle, entrikacı, sadist ve şiddet yanlısı olmayı doğru bir yol olarak benimser. Kaname Tōsen’in anılarında yer alan, en iyi arkadaşının kocası tarafından öldürülen Kakyō adlı kadının katili, soylu bir aileden olduğu için cezasız kalmıştır. Tokinada, adaletin bu adaletsizliğini öğrendikten sonra dünyayı kendi istediği şekilde şekillendirmeye karar verir.
Ayrıca Tokinada, eski Xcution lideri Ginjō Kugo’nun, masum Şinigamileri öldürmekle suçlanmasında da parmağı olduğunu ortaya çıkarır. Fullbringer güçlerinin kaynağının, anneleri hamileyken Hollow’ların saldırısına uğramalarından değil, bu kişilerin ruhlarında Ruh Kralı’nın parçaları olan “Çiviler” bulunmasından kaynaklandığını keşfeder.
Tokinada, bu planını gerçekleştirmek için 4. Tümen’in eski teğmeni Seinosuke Yamada ve Fullbringer Aura Michibane ile iş birliği yapar. Aura, Xcution’un külleri üzerinde kurulan bir tarikatın lideridir. Bu ekip, binlerce Şinigami, Hollow, Quincy ve Fullbringer’ın ruhlarını bir araya getirerek yapay bir melez ruh yaratır. Bu varlık, ancak Thousand-Year Blood War sırasında Tokinada’nın, Sternritter V – The Visionary, Gremmy Thoumeaux’nun beynine erişim sağlamasıyla dengeye kavuşur. Böylece, androjeni ve coşkulu kişiliğiyle Hikone Ubuginu doğar. Hikone, hem Tsunayashiro Klanı’nın hizmetkârı hem de başkahraman Ichigo Kurosaki’ye benzeyen bir varlıktır.
Ruh Kralı Adayı: Hikone’nin Yaratılma Amacı
Hikone’nin pek çok ırkın ruhlarından oluşmasının sebebi, Tokinada’nın mevcut düzeni yıkıp onu yeni Ruh Kralı yapma arzusudur. Ginjō’nun eski yoldaşlarının ruhları da dâhil olmak üzere, pek çok Fullbringer’ın ruhu Hikone’nin yaratılmasında kullanılır. Böylece Ruh Kralı’nın birçok parçası bir araya getirilmiş olur. Ancak Hikone’nin ifade biçimi, Ichigo’dan farklıdır ve farklı bir kişilik sergiler.
Ruh Kralı parçalarının, Hōgyoku’ya benzer şekilde gerçekliği bükme gücüne sahip olması, Hikone’yi daha da karmaşık bir noktaya taşır. Hikone’nin zanpakutōsu Ikomikidomoe, Ichibē Hyōsube tarafından mühürlenmiş antik bir Hollow’dan yaratılmıştır. Bu Hollow o kadar güçlü ve karmaşıktır ki, geleneksel yöntemlerle arındırılamamıştır.
Ikomikidomoe yalnızca Hikone gibi melez bir varlık tarafından kullanılabilir. Ancak Hollow’un oburluğu zamanla Hikone’nin içindeki Ruh Kralı parçalarını tüketmeye başlar. Bu Hollow’un geçmişteki amacı Ruh Kralı’nı yemekti. Tokinada, yaratmış olduğu Hikone’ye, aynı hırsla yanıp tutuşan bir zanpakutō verir. Böylece iki melez güç, Ruh Kralı’yla doğrudan bağlantılı bir şekilde bir araya gelir.
Hikone Ubuginu’nun Yetenekleri
Hikone, Resurrección formunu etkinleştirdiğinde görünümü giderek Hollow’a benzer hâle gelir. Zanpakutōsu farklı komutlarla çeşitli yetenekler sergiler. Hollow yeteneklerinden Sonido, Hierro, Gran Rey Cero ve hızlı iyileşmenin yanı sıra, Quincy ve Fullbringer tekniklerini de ustalıkla kullanır. Blut Vene, Heilig Bogen (kutsal yay) çağırma, reishi manipülasyonu ve Bringer Light gibi teknikleri başarıyla birleştirir. Örneğin, Heilig Bogen ile Cero’yu aynı anda ateşleyebilir veya Blut Vene ile Hierro’yu bir arada kullanabilir.
Hikone’nin yapısının getirdiği muazzam reiatsu, onun savaş içgüdülerini olağanüstü kılar. Gremmy’nin beyninden gelen savaş tutkusu sayesinde güçlü rakiplerle dövüşmekten keyif alır. “Can’t Fear Your Own World” boyunca Hikone, Bankai’ye ulaşmış Kenpachi Zaraki, Neliel Tu Odelshwanck, Candice Catnipp, Luppi Antenor, Tier Harribel ve Grimmjow gibi güçlü karakterlerle karşılaşır ve pek çoğuna üstün gelir.
Ikomikidomoe Hō’ōraku Hakkei: Anka Kuşunun Düşüşü
Hikone’nin Resurrección formu, “Ikomikidomoe Hō’ōraku Hakkei” adını taşır ve bu ifade “Anka Kuşunun Düşüşünün Sekiz Görünümü” anlamına gelir. “Ikomiki” ifadesi, birbirine benzeyen şeyleri anlatırken kullanılan bir Japon deyiminden türetilmiştir. Ayrıca “-tomoe” eki, Japon kültüründe virgül şeklindeki bir semboldür ve oburluğu simgeler. Bu durum, Ikomikidomoe’nin Ruh Kralı’nı yeme arzusuna işaret eder.
Çin mitolojisindeki Fenghuang, yani anka kuşu, hem eril hem dişil yönleri birleştirir. Hikone’nin cinsiyetsiz yapısı, bu mitolojik figürle örtüşür. Zanpakutō’nun tam adı, “Kendi Gibi Olanları Tüketen, Anka Kuşunun Düşüşünün Sekiz Görünümü” olarak yorumlanabilir. Budizm’de sekiz sayısı uğurlu kabul edilir ve aydınlanma yolunda rehberlik eden sekiz kutsal sembolü simgeler. Ancak Ikomikidomoe, hem kendini hem de düzeni yok eden bir varlık olarak, Mısır mitolojisindeki Apep’e benzer. Güneşi yutan yılan Apep gibi, Ikomikidomoe de yaşamın kaynağını yok eder ve ruhların reenkarnasyon döngüsünden çıkmasına neden olur.
Bu mitolojik ve felsefi arka plan, BLEACH evrenindeki güçlerin ne kadar derin ve karmaşık olduğunu ortaya koyar. Tokinada’nın düzeni yıkma arzusu ve Hikone’nin varoluşsal çelişkileri, BLEACH dünyasında adalet, güç ve kaos arasındaki dengelerin nasıl değişebileceğini gösterir.
