Fuuka
80’ler ve 90’ların romantizm animeleri günümüzde hâlâ bir o kadar seviliyor ve etkiliyor.
Akatsuki no Yona gibi yeni çıkan animeler, bu nostaljiyi somutlaştırıyor.
En popüler anime klasiklerinin birçoğu da romantizm animeleridir. Mükemmel romantizm sahnelerine yer verilir. Bu sahneler, karakter gelişimine bir o kadar katkıda bulunan sahnelerdir. Nostaljinin peşinde koşmak bir açıdan bakıldığında çokta kazançlı durmuyor çünkü günümüz izleyicileri, genellikle eski olanın peşinde koşuyor. Retro shoujo ve romantizm animeleri 1980, 1990 ve 2000’lilerin mükemmel, eşsiz çizim tarzına sahiptir.
Paradise Kiss
Paradise Kiss animesi çeşitli kurgulara sahip, son derece gelişmiş romantizme sahiptir. Mükemmel bir romantizm animesi olmak için bütün kriterleri kapsıyor. Harika yenilikçi karakter kişiliğine, şahane çizimlere ve başta klişe gibi durup, sonrasında kendini diğer romantizmlerden ayıran o hikayesiyle bizleri etkiler. Son olarak, karakterlerin kendince olan tuhaf sanat tarzları ve zevklerinin yanında duygusal ritimleriyle ilişki bağı kurulabilir hissettiriyor olması da mükemmel bir örnek olacaktır.
Paradise Kiss animesi daha çok sanata ilgi duyan kitleye hitap etmektedir. karakterlerin iğne ipliği gibi olan kaşları, pastel saçları ve şaşalı Grunge tarzı giyinişleri, bizleri 90’lı yıllara götürüyor. Atmosferine girmek için çaba sarf etmenize gerek kalmayacak olan bu anime zaten sizi içine çekecektir.
InuYasha
InuYasha animesi birçok yönüyle klasiklerdendir. Bu anime, aynı zamanda bir shounen olsa da büyük bir romantizme de odaklanır. 1990 ve 2000’li yıllarda Tsundere/Tsundere ilişkisi bir o kadar ikoniktir.
Kagome ve Inuyasha anime evrenindeki ilk Tsundere çifti olmayabilirler. Ancak söylemek gerekirse oldukça popülerler. Ayrıca Rumiko Takahashi’nin sanat tarzı, Yona of the Dawn gibi daha sonra gelen birçok anime ve mangaya ilham vermiştir.
Fushigi Yugi
doksanların başındaki fantastik animelerde harika bir şey var. Fushigi Yugi, Seçilmiş Kişi kinayesi, ayrıntılı ve görkemli kostüm tasarımları, geniş fantezi dünyaları ve yakışıklı, prens karakterler gibi 80’lerde popüler olan fantezi unsurlarını birleştirdi. İsekai ve büyülü kız animeleri hakkında çok şey popülerleştirdi.
Yüksek riskler, savaş sahnelerindeki şiddet ve hüzünlü romantizm arasında harika bir denge var. Arsız romantizm ve mecazlar isteyen izleyiciler Miaka ve Tamahome’nin ilişki yayından hoşlanacaktır. Fushigi Yugi, sert kahraman aşk ilgisi ve erken gelişmiş kadın kahraman gibi birçok arketipi popülerleştirdi ve arkalarında yatan hikayelerini derinleştirdi.
Vampire Knight
Pulpy, dramatik bir vampir romantizmi isteyenler için Vampire Knight her zaman en iyi seçenek olacaktır. Dizi, karakterlerinin isteklerini, hedeflerini ve geçmişlerini geliştirmek için zaman ayırırken, dramasını gerçekçi hale getirmeye çalışmayı umursamıyor. İlişkilendirilebilir bir dizi olması amaçlanmıyor ve bu kadar uzun süre dayanmasının nedeni de bu…
Vampire Knight’ta pembe dizi seviyesinde romantizm var. Yuki bir vampir okulunda öğrencidir ve kalbi iki talip arasında kalmıştır. Her bir talip, romantizmde sevilen farklı bir karakter tipini temsil ediyor. Soğukkanlı ve kibar okul prensi ile lanetli bir geçmişi olan vampir avcısı kötü çocuk arasında seçim yapamaz.
Marmalade Boy
Marmalade Boy, tuhaf önermesi nedeniyle bir shojo klasiğidir. Seri zorlama olarak başlar ve oradan sadece daha garip hale gelir. Seri, Miki’nin ebeveynlerinin tatilden eve dönüp ona boşandıklarını duyurmalarıyla başlar.
Sadece boşanmakla kalmıyorlar, aynı zamanda başka bir evli çiftle eş değiştiriyorlar ve oğullarıyla birlikte onlarla yaşamaya geliyorlar. Miki daha sonra sadece retro bir animede olabilecek bir üvey kardeş romantizmi yaşar. Bu yeterince çılgınca değilmiş gibi, Miki ailesinin diğer çiftle olan geçmişindeki sırları ortaya çıkarır ve tüm dünyası altüst olur. Dizi, sadece 90’ların pembe dizi animelerinin başarabileceği bir “ya olursa” düşüncesi…
Clannad
(Yazarın Favori serilerinden) Video oyunlarına ve otome oyunlarına dayanan animeler artık her zamankinden daha popüler! ve Clannad en eski ve en iyi örneklerden biri. Anime geniş bir duygusal spektrumu kapsıyor. Serinin romantizmi, trajedisi ve umudu bugün hala geçerliliğini koruyor.
Clannad ayrıca 2000’lerin başındaki animelerle el ele giden büyük gözlere, kabarık kaküllere ve söğüt bacaklı karakterlere sahiptir. Yaklaşık 20 yıl sonra bile, Clannad ve devam dizisi After Story, tüm zamanların en yürek burkan dizisi olarak kabul ediliyor. Romantizm panteonundaki yerini kesinlikle hak etti.
Akatsuki no Yona
Mizuho Kusanagi, ilk Yona of the Dawn mangasının kenar notunda hikayeyi eski romantizm ve fantezi animelerine bir aşk mektubu olarak yazdığını belirtmiştir. Dünya zengin ve Çin mitolojisinden derinden etkilenmiş. Seyirci oyunun sonundaki çiftin kim olacağını bir mil öteden anlayabilse de, bunun bir önemi yok çünkü çok sayıda tanıdık ve yeni unsuru bir araya getiriyor.
Hak ve Yona geleneksel korunaklı prenses ve huysuz ama asil koruma dinamiği. Dinamikleri tanıdık olsa da, karakter yayları harika bir şekilde incelikli. Yona uzun süre sıkıntı içinde bir genç kız değil; nasıl harika ve cesur bir lider olacağını öğrenirken net ve inandırıcı bir karakter eğrisine sahiptir.
Yamato Nadeshiko Shichi Henge♥
Wallflower mangası, 2000-2015 yılları arasında 36 ciltlik bir seri ile 00’lerin başında harem animesi ile eş anlamlıdır. Wallflower animesi tüm seriyi kapsamayabilir, ancak popüler mangaya sadıktır. Hem anime hem de manga, 00’lerin başında norm olan bol miktarda söğüt gibi, yüksek moda aşk ilgi alanlarına sahiptir.
Baş karakter Sunako, 90’lar ve 00’lardaki goth ve grunge tarzlarını sevenlerin takdir edeceği inanılmaz ürkütücü bir kız. Sunako siyah saçlarını uzatır, bol kıyafetleri tercih eder ve slasher filmlerine bayılır. Birçoğu hala bu animeye bayılıyor, onu shojo mangasına ilk dalışlarıyla ilişkilendiriyor ve yeni hayranlar da onu yüksek oranda değerlendiriyor.
The Rose Of Versailles
The Rose of Versailles olmasaydı Shojo romantizmi bugünkü haline ulaşamazdı. Seri modern izleyiciye o kadar iyi hitap ediyor ki, hayranları hala olay örgüsünü ve karakterleri tartışıyor. Ayrıca bir film yeniden başlatma haberi de var.
The Rose of Versailles’ın yeniden başlatılması aynı genel hikayeyi koruyor ve animasyona biraz güncelleme ekliyor. Her iki stil de muhteşem olsa da, Riyoko Ikeda’nın 70’ler mangasından esinlenen 80’ler animesinin sahip olduğu görkemli elle çizilmiş estetik gibisi yok. Modadan kılıç dövüşlerine, lanetli ama bayıltıcı aşklara kadar her şey abartılı.
Princess Mononoke
İzleyiciler Studio Ghibli‘nin Prenses Mononoke’de Ashitaka ve San arasında olduğu gibi ince ama acıtacak kadar güzel bir romantizm üreteceğine her zaman güvenebilirler. Bu anime, düşman-sevgili kurgusunda büyük önem taşıyan Boğazdaki Bıçak kinayesinin popülerleşmesinde büyük rol oynamıştır. San tüm insanlardan nefret eder ve Ashitaka’nın diğer zalim insanlardan farklı olmayacağını düşünerek ona saldırır.
Ancak San Ashitaka’ya saldırdığında, Ashitaka ona sadece ne kadar güzel olduğunu söyleyerek karşılık verir. Ashitaka kadar sakin ve içten bir aşk ilgisine rastlamak zordur. Prenses Mononoke, düşmandan aşığa romantizm hayranları için vazgeçilmez bir film…
